DUYURU !!!
Facebook yada diğer tüm sosyal paylaşım sitelerinde, Karacaören Köyü İnternet Sitesi ile ilgili herhangi bir bağ ve alaka bulunmamaktadır.
Köylümüz Fevzi OZAN'ın oğlu Ziya OZAN hakkın rahmetine kavuşmuş olup, Kendisine Allah'tan Rahmet yakınlarına başsağlığı ve sabırlar dileriz. Allah rahmet eylesin...
Şehit Serkan GÖKER (17.07.1977 - ∞ )
Köyümüzün Yiğit Evladı, merhum Mehmet GÖKER'in torunu, Burhan ve Fatma GÖKER'in oğlu Serkan GÖKER kardeşimiz, vatan hainlerinin 15 Temmuzda saldırıları sonrasında Şahadete erişerek sonsuzluğa yürümüştü,
Geçen zamanda Yiğit Vatan evladı Serkan Abimizi / Kardeşimizi tanımanın ve hatıralarıyla yaşamanın onuru ve şansına da nail olduk. Gökkubede bizlere ve tüm tanıdıklarına hoş seda oldu, Biz ondan razıyız Allahta ondan razı olsun.
Her bir Şehidimizin destanı gibi, gözünü daldan budaktan sakınmayan, o çok sevdiği ve ara verdiği Ankara Gölbaşı Polis Özel Harekat merkezinde silah ve kader arkadaşlarını canı pahasına bir an dahi tereddüt etmeksizin yardım ve desteğini esirgememiş ve çıktığı bu kutlu yolda sonsuzluğa kader, yol ve silah arkadaşlarıyla yürümüştür.
Biz Yiğit Kardeşimizi ve bunu bize yaşatanları asla unutmayacağız...
Allah Güzel Vatanımızı, birliğimizi, dirliğimizi bozmasın.
BU SEVDA ÖLMEZ
___________________________________________________
SARP Ailesinin Resimleri için Tıklayınız 22.03.2016
İdris Sarp Abimiz Sıla Hasretiyle; Geçmişin Özlem, Hatıra, Saygı ve Sevgi dolu yaşanılanlardan fotoğrafları, Köyümüzün Dünyaya açılan sayfasında paylaştıkları için teşekkür ederiz.
__________________________________________________________
GÖKER Ailesinin Resimleri İçin TIKLAYINIZ 15.02.2014
______________________________________________
BİZİM KÖY
Susuzdu çoraktı bozkır
Erken giderken yeşillik
Sarılık erken düşerdi toprağa
Boy vermezdi ekinler
Tırpanlar asılı durur
Nasırlı eller sarılırdı orağa
Baharla birlikte gurbete
Gidenlerin düştüğü hasrete
Geride kalanların bekleyişine
Tanıklık ederken batan gün
Sofrasında çökelek ekmek üç öğün
Suyu erken azalırdı koca pınarın
Tam beş kez yıkılıp yapılmış
Kara taşlı duvarların
Asbestli sıvalarının beyazlığında
Kendir çul üstünde kendir bükerdi
Yaşmak bağlamış kadınlar
Sergiye hazırlık için
Kurutulmalıydı buğdaylar
Akşamın kızıllığında köye dönerken
Meradan köye inen sürüler
Bir ahenk içinde melerler
Bu sesin sahibi üç beş varlıklı adam
Omzundaki Suriye işi paltodan
Kasılarak seyrederken sürüleri
Kemerinden görünür rövelveri
Yıllık ücretli azapların
İmrenen bakışlarının ezikliğinde
İnsanın insana aldırmadan
Kasılmasına şahit olurdu
Bir iki odada bulunan
Pilli bataryalı radyodan
Haber alınırdı oradan buradan
İnönü’lü Menderes’ li atışmalar
Yaparken çavuş dayı ile muhtar
Bir dahaki seçime kalırdı umutlar
Kara ocaklarda pişen saç ekmegi
Bulgur pilavı günlük yemeği
Eti üretenler uzanamazken ona
İsyan kelimesi ni bilmeyenler
Şükrederdi her zamana
Sanki kavga zamanıydı
Gün dönümü çayır biçimi
Ambarına koymadan ekini
Kabarırdı köylünün anlamsız kini
İstidalarla karakola atardı kendini
Biri iki itilir kakılır , usanılırdı
Hemen bir sulh dilekçesi yazılırdı
Köyde durum farklı anlatılırdı
Geceleri havaya sıkılan silah sesi
Bilinmezdi neyin güç gösterisi
Güz dönemi satılırdı ne varsa
Borçtan ihtiyaçtan kalansa
Birkaç metre pazen biraz basma
Bir iki armagan dosta hısıma
Düğünler ekime yada kasıma
Töresi ağırdır muhacir köyünün
Masrafı çoktur haftalık düğünün
Söylenmeli bütün sene boyunca
Başlardı bayrağın dibine kilit koyunca
Tabancalar yarışırdı geceden
Tutukluk yapan atılırdı pencereden
Atlar gelin almada yarışırdı
Damada yüzük yastık taşırdı
Davul vururdu çığırtkanın sesinden
Geline hediye yağardı hayal kesesinden
Tarla davar inek dana cinsinden
Ağasından anasından yengesinden
Bol keseden dağıtılırdı olmayan mal
Gelin hanımda tatlı bir hayal
Evdeki bulgurdan olunur bu hayal ile
Alındı emanet takılan altınlar bile
Düğünün borcu harman vade
Damat gurbet yollarına amade
Gurbete yol düşerdi yeniden
Ayrılırdı kınası yeni gelinden
Mektuba yazamazdı saygısından
El ne derdi kaygısından
Selamı esigerdi yavuklusundan
Yoksuldu bozkırın çorak kucağında
Ama onurluydu kendi ocağında
Okuması yazması askerde öğrendiği kadar
Yalan dünya ona ne geniş ne de dar
Misafirsiz günü kayıp sayar
Neyi varsa sofrasına koyar
Geceleri koşum hayvanı yayar
Gündüz sabanı baldırına dayar
Boş günü yok olmaz ona tatil
Anlattığım bizim köydü böyle bil
Yaşar ŞAHİN
27/01/10 artova
_______________________________
______________________________________________
Yeşil KARACACAÖREN
Köyümüzün yeşillikler içerisindeki bu güzel fotoğrafları bizlerle paylaştığı için Nuri KAYA'ya çok teşekkür ederiz. Diğer resimler için yazının ya da resmin üzerinde tıklayıp girebilirsiniz.
-----------------------------------------------
KARACAÖREN İLKOKULU OKUYANLARI VE MEZUNLARI
Karacaören İlkokulu Mezunların Resimleri Güncelleniyor, Tarihi esinti yapmak için resmin yada yazının üzerinde tıklayarak giriş yapabilirsiniz (Şu an 11 veri var).
------------------------------------------------
Önemle Duyurulur
Köylülerimizin tanınması hususunda gelen yoğun istek üzerine çok önemli ve güzel bir başlangıç yapmaktayız. Artık karacaörenlileri anne ve baba tarafından ayırdım etmeksizin ile kendini karacaörenli hisseden herkesi, soldaki klasörlerden "Köylülerimizi Tanıyalım" köşesinde, bulabileceğiz ve çok rahatlıkla birbirimizi tanıyacağız.
Kurallar: bu köşemizdekilerden nasıl tanıtım hususunda istifade edebilirsiniz. fotoğraf olarak sadece sizin yüzünüz görükmeli ayrıca çok net olmalı. birden çok foto fazla olmamak kaydıyla sitemizin salahiyetine uygun bir şekilde ekleyebiliriz.
Hadi elbirliği ile hep beraber bizde kendimizi tanıtalım, köylülerimizi tanıtalım ve köyümüzü tanıyalım.
--------------------------------------------------------------------
Köyümüzü Tanıyalım
İlçe merkezinin 32 Km. kuzeyinde olup, E-88 Karayolunda ise, 16 Km. uzaklıktadır. Düz bir araziye kurulan köy, 1485'li yıllardan itibaren "Karaceveran" adıyla Karahisar Behramşah Nahiyesi'nin ekinliği olarak kullanılmıştır.
Aslında Rum olduğu sanılan Uz ve Peçenek Türk asıllı Hristiyan soydaşlarımız tarafından 1800'lü yıllara doğru kurulduğu tahmin edilip Cumhuriyetin ilk yılları ile birlikte 1924 yılında Yunanistan ile Nüfus mübadelesi sonucunda zorunlu göçe tabi tutulmuştur (bakınız Akdağmadeni Rumları ve Papa Eftim). Müteakiben, Refahiye (Erzincan) ve Kars yöresinden (geldikleri köyler Ulucak, Divir, Kurtköy ve Masıtmor köyleridir) gelen aileler de yerleşmiştir. Yaşar ŞAHİN'in vermiş olduğu bilgiler ışığında refahiyeden gelen 21 aile tarafınadan iskana açılan oturduğu ve kurduğu bir köydür. Bu aileler:
i-Balcı Faik (Ağa) AKCA
ii-Edip ŞAHİN
iii-Sıttık ŞAHİN
iv-Mücahit ŞAHİN
v-Hüseyin (Çavuş )ŞAHİN
vi-Nuri EFE
vii-Cabir ÖZAL
viii-Osman ÇİFTCİ
ix-Adil ÇİFTCİ
x-Asim MURAT
xi-Rasim MURAT
xii-Tahsin MURAT
xiii-Nazım YURTSEVER
xiv-Seyfi YURTSEVER
xv-İbrahim AKBABA
xvi-Mehmet ATMACA
xvii-Hanifi KAYA
xviii-Adil ÇELİK
xix-Aga SARP
xx-Abbas Ağa(göçetmiş)
xxi-Niyazi ÖREN
Yapılan nüfus mübadelesi sonunda, Selanikli göçmen aileler de, iskana tabi tutulmuşlardır (1924). Ancak, Selanikli göçmen aileler, yaklaşık 10 yıllık iskanın ardından, tekrar başka yerlere göçmüşlerdir. Uzun yıllar "Karacaveran" adıyla bilenen köy, 1960 yılında "Karacaören" adını almıştır.
•İlkokul 1970'te, •acenta telefonu 1983'te, •elektrik 1982'de, •içme suyu şebekesi 1989'da, •otamatik telefon 1990'da •internet bağlantısı ise 2008 yılında hizmete sunulmuştur.
Hristiyan asıllı soydaşlarımız tarafından kalan kilise camii'e dönüştürülmüş olup 1988 yılında ise başka yere köy camii'si inşa edilmiştir.
Geçim kaynağı tarım ve hayvancılıktan ibarettir. Arazi, nohut tahılı için oldukça elverişlidir.
Köyün, Bahçecik Köyü çıkışında bulunan ve Cumhuriyet tarihinden önceki köy halkı tarafından yapılan, tatlı olduğu kadar oldukça soğuk ve bol bir suya sahip olan çeşme, onarımdan geçirilerek sulu tarım amaçlı kullanmaya cevap verecek mahiyette yapılmıştır.
Görev Yapan Muhtarlar:
Osman ÇİFTÇİ, Faik AKÇA, Miktat SARP, Rasim MURAT, Sıddık ŞAHİN, Mevlüt ŞAHİN, Mehmet GÖKER, Yusuf ATMACA, Mahmut ATMACA, Osman AKÇA (görevde)
-------------------------------------------
|
